İklim krizi, yeşil dönüşüm, sürdürülebilir ekonomi… Neden kadınla bağlantılı konular olarak ortaya sürülüyor? Kadınların aradığı eşit iş fırsatı için neden uygun bir alan olarak görülüyor?
Bu soruları yanıtlamadan önce sizinle Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası’nın raporundan aldığım bazı bilgileri paylaşayım… İklim krizinin sonuçlarından biri de yoksulluk. Yoksulluk en çok kadınları vuruyor. Dünya genelinde tahminen 435 milyon kadın ve kız çocuğu aşırı yoksulluk içinde yaşıyor·
Cinsiyet farkı açlık doğuruyor. Gıda güvenliğindeki küresel cinsiyet farkı, pandemi sırasında daha fazla kadın ve kızın aç kalmasıyla çarpıcı biçimde arttı. Evi geçindirenin kadınlar olduğu küçük ölçekli çiftçi aileleri, erkeklerin geçindirdiği ailelerden ortalama yüzde 30 daha az kazanıyor.
İklim krizi zorunlu göçleri artırıyor. Araştırmalar, 2050 yılına kadar iklim değişikliği sebebiyle küresel çapta 216 milyon insanın kendi ülkeleri içinde göç etmek zorunda kalacağını öngörüyor. Göç sorunlarından hareketle, iklim krizinin ülkeler içinde ve ülkeler arasında kitlesel işgücü hareketliliği yaratması bekleniyor. Hareketliliğin, kırsal alanlardan kentsel yerleşim yerlerine doğru plansız olarak gerçekleşme eğiliminde olması ise maalesef yine en çok kadınları etkileyecek.
İklim krizi COVID-19 gibi salgınları tetikliyor. Bu tür küresel krizlerden de en çok kadınlar etkileniyor. Örneğin pandemide çok sayıda kız çocuğu küresel çapta eğitim sisteminin dışında kaldı.
Bütün bunlar sağlığa erişimi olumsuz etkiliyor. Kadın ve çocukların sağlığa erişimlerinde küresel çapta gerileme var.
Açlık, yuvasını kaybetme, eğitimsizlik, sağlığa erişememe… Bütün bunlar bir annenin görebileceği kabusların tamamını temsil ediyor.
Ve her kadın bu kabusun gerçeğe dönüşmemesi, bir an önce ortadan kalkması için varını yoğunu ortaya koyar. Tırnaklarını yuvasını korumak için çıkarır.
İşte gezegende işleri yoluna koymak kadınlar için bütün bu kabusun sona ermesi anlamına geliyor. Çünkü tıpkı KAGİDER’in yeni Yönetim Kurulu’nda üye olan, benim de yıllardır çalışmalarını takip ettiğim Kıvılcım Pınar Kocabıyık’ın derneğine verdiği isim gibi, “Yuvam Dünya” demeye başladı kadınlar.
KAGİDER’İN YENİ YÖNETİMİ KARARLI
Türkiye Kadın Girişim Derneği KAGİDER, kuruluşunun tam da 21’inci yılında yeni yönetim kurulunu bir grup gazeteciyle tanıştırdı. İş dünyasında birbirinden başarılı olan üyeler bizlere derneğin yeni döneminde odaklanacağı başlıkları anlattı. Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu, bayrağı 2025’e kadar taşıyacak. Aslında jeofizik mühendisi olan Bezircioğlu’nun teknoloji alanında iki şirketi var. Sekiz yıldır KAGİDER’in yönetim kurulunda olduğunu söyleyen Bezircioğlu, “21 yıl önce kadın girişimci oranı yüzde 4’lerdeydi. Bugün yüzde 11.5. İşgücüne katılım oranımız OECD ortalamasının çok altında. Yolumuz çok uzun. Yeşil dönüşümü kadın girişimcilerin parlayacağı bir alan olarak görüyoruz” dedi.
SEKİZ KOMİTE KURULDU
KAGİDER’in yeni yönetim ekibinin ajandasında sekiz ana başlık var. “KAGİDER’in OVP başlıkları” demek de mümkün. Her başlık için bir komite, her komite için de iki sorumlu üye belirlenmiş. Nedir bu başlıklar?
· Eğitim ve mentörlük
· Finans ve ticaret
· Gençlik ve girişimcilik
· Küresel ilişkileri güçlendirmek
· Özel sektörle ilişkileri güçlendirmek
· Sürdürülebilirlik ve yeşil iş
· Teknoloji ve dijital dönüşüm
· Üyeler ve kadın girişimciler
YEŞİL İŞTE HAYAT VAR
KAGİDER’İN beni en heyecanlandıran başlığı yeşil iş oldu. Bence onları da en çok bu başlık heyecanlandırıyor. Toplantıda en çok üzerinde durulan iki başlıktan biriydi sürdürülebilirlik ve yeşil iş. İkincisi de finansmana erişim meselesi olarak dikkatimi çekti. KAGİDER üyelerine, “21 yıllık bir hayali kovalıyorsunuz. Önümüzdeki 21 yılda neyi öne çıkaracaksınız” diye sordum. Yanıtı Yönetim Kurulu Üyesi Kıvılcım Kocabıyık verdi:
“Sürdürülebilir ekonomi, yeşil dönüşüm alanı kadın girişimcimcilerin en çok fark yarattığı konu. Bu alana odaklanacağız. Kadınlar için yeşil dönüşümün bir fırsat olduğunu düşünüyoruz.”
Derneğin 2021’den bu yana verdiği Yeşil İş Ödülü de aslında bu niyetin bir göstergesi. Burpol Polimer’in kurucusu girişimci İlkay Yıldırım ilk ‘KAGİDER Yeşil İş Ödülü’nün sahibi. 2022’deki ödül ise insansız sualtı aracı üreten Searover Robotik ve Yazılım şirketi kurucusu Zeynep Balca Yılmaz’a verildi.
Kadınların yeşil işte fark atmalarının önündeki engellerden biri de teknolojiye erişim. Bu nedenle dijital dönüşüm ve teknoloji komitesine de büyük görevler düşüyor.
UMUTKENT ADIYAMAN’DA
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından başlatılan Umut Kent projesi Adıyamanlı depremzedelere hizmet vermeye başladı. Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, “Umut Kentlerin hayata geçirilmesine sağladığı önemli katkıların hatırlanması amacıyla Adıyaman Umut Kent’e, aramızdan erken ayrılışının üzüntüsünü derinden hissettiğimiz Arçelik Satın Alma ve Tedarik Zincirinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcımız Hakan Kozan’ın ismini verdik” dedi. AFAD koordinasyonunda Adıyaman, İskenderun, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya’da, 5 bin adet konteyner evden oluşan Umut Kentlerde 20 bin kişi yaşayacak. Adıyaman’daki kentte ise bölgedeki istihdamı geliştirmek amacıyla mesleki eğitimlerin yanı sıra staj ve iş imkânları da sunuluyor.
Bİ-FİKİR-KAP’A 5 YILDA 1079 PROJE GELDİ
Üniversitelerdeki girişimcilik projeleri çok değerli. Anadolu Grubu’nun beş yıldır yürüttüğü Bi-Fikir KAP da öğrencilerin yer almak istediği işlerden biri. Gelen projelerden de bu belli oluyor. Beş yılda bin 74 proje başvurmuş. Bu yılki final de oldukça çekişmeli geçti. Sonunda danışma kurulu Biyolojik Renk Pigmenti Üretimi projesini birinci, Hidrojel ile Su Verimliliği projesini ikinci, Biyoplastik Üretimi projesini ise üçüncü seçti. Kazananlar sırasıyla 30 bin, 20 bin ve 15 bin TL’lik ödüllerin sahibi oldu.
Hurşit Zorlu